Öncelikle sizi biraz tanıyalım. Kormaz Şit kimdir?
Ben 1978 ardahan doğumluyum. Evli 43 yaşında,iki kız çocuk babasıyım. İş hayatıma ayakkabı boyacılığı, komilik, garsonluk mesleği ile başladım. Sonra işletmeci olarak kariyerime devam ettim. Zamanımın çoğu çalışarak geçiyor. Yani haftanın yedi günü çalışıyorum. Kendime ayırdığım en büyük vaktim Fenerbahçe maçının olduğu gün.
İşletmecisi ve aynı zamanda sahibi olduğunuz Korkmaz’ın Bahçesi’nden bahseder misiniz? Burayı açmaya nasıl karar verdiniz?
Burayı 2019 Nisan ayında bahçesinden dolayı bir kahvaltı projesinden esinlenerek açtım. Amacım kendi çocuklarıma nasıl yediriyorsam, gelen tüm dostlarımıza aynı kalitede ve özende sunmaktı. Doğal, lezzetli, taze, yedi ayrı ilden gelen ürünlerimiz var. Meşhur muhlamamız var, Ataşehir’de olmayan bir konsept olarak farklı bir kahvaltı hizmeti sunuyoruz. Örneğin, saat sınırlamamız yok. Müşterimize isteği saatte, güler yüzlü hizmetimiz ve ilgimizle kendine özel demlik çayında keyifli bir kahvaltı sunuyoruz.
Korkmaz’ın Bahçesi’nde müşterilerinize birçok doğal ve yöresel ürünlerle hazırlanmış yemekler sunuyorsunuz. Biraz menü içeriğinizden ve bu ürünlerden bahseder misiniz?
Menümüzde Kars ve Ardahan peynirleri, Gaziantep acıkası, Bursa’dan gelen ceviz reçellerimiz ve sıfır glikozsuzdur. Misafirlerimiz tarafından oldukça beğeniliyor. Zeytinler Gemlik, kaymağımız Çatalca, bal Erzincan vb bir çok ürünümüz kendi memleketindendir. Akşam servisimizde ise taze balık ve 30 çeşit mezemiz bulunuyor. Bunlardan 10’u sıcak, 20’si soğuk olarak misafirlerimize sunuluyor.
Bunların dışında müşterilerinize sunduğunuz diğer ayrıcalıklar nelerdir?
Bizim en büyük özelliğimiz tüm öneri ve düşünceleri dikkate alıp uygulamamız. Müşteri değilde, dostlarımızın hayallerini gerçekleştirdiğimizi bilmeliler. Maddiyatın birinci planda olmadığını dostlarımız bilir. Balık sevmeyen çocuğa balığı sevdirdik. İşletmemizde ki sıcak kareler ispatı olarak, eğlenceli görüntülerle duvarlarımız da yerini aldı.
İşletmecisi olduğunuz diğer mekanlardan da biraz bahseder misiniz?
Sarıyer Rumeli kavşağından “Kayak Kılçıkçı Balık” olarak alkollü bir restoranımız var. Eşsiz boğaz manzarası eşliğinde, keyifli yaz akşamlarının yaşandığı samimi, sıcak, lezzetli bir mekandır. Boğazda ki mekanlar arasında manzara konusunda ilk sırada yer alıyor.
İstikrarlı ve başarılı bir işletmeci olarak uzun süredir hizmet sektöründe çalışmalarınızı sürdürüyosunuz. Aynı zamanda müşterilerinizle kurduğunuz bağ oldukça güçlü. Bu başarınızı neye borçlusunuz?
Aslında bağ kurmak için çaba sarfetmedim. Gösterdiğim ilgi ve sevgi zamanla bir bağa dönüştü en başta da çocuklarla. Böylesine samimi, sıcak bir hizmeti duyan herkes geldi. Aslında önemli olan insanlara samimi ve dürüst yaklaşmaktı bende bunu tamamladım.
Tüm bunların yanı sıra insanlara sık sık yardım etmeyi de ihmal etmiyorsunuz. Birçok kişinin hayatına dokunmak ve onların yüklerini hafifletmek sizin için neyi ifade ediyor?
Yardım konularında bunun bir reklam aracı olarak görülmesini istemiyorum ama insanların hayatlarına dokunmak çok güzel bir duygu. Etrafımda güzel kalpli insanlar biriktirdim. Onların hepsini buradan selamlıyorum.
Son olarak okurlarımıza ne söylemek istersiniz?
Üniversiteyi bitirmeyi çok isterdim, şunu söylemek isterim ki başarısızlık yoktur. Tembel insan çoktur veya vardır. Bugün bana bir üniversite diploması verseler tüm her şeyden vazgeçerdim. Eğer eğitim olmuyorsa bir insanın hayatında çok çalışması gerekiyor. Hedefsiz ve hayalsiz hiç bir yaşam sizi ileriye taşımaz.
