Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Tabii ki tanıyabilirsiniz. Gaziantep doğumluyum ilk orta ve liseyi Gaziantep’te okuduktan sonra üniversite okumak üzere İstanbul’a gittim ve orada Marmara Üniversitesi iletişim Fakültesi’nden mezun oldum. Üniversitede okurken bir çok reklam ajansında, halkla ilişkiler şirketinde ve televizyonda çalıştım. Televizyonda sunuculuğunu yaptığım iki programım oldu. Daha sonra üniversiteden sonra evlendim ve Amerika’ya taşındım. Yaklaşık 18 senedir de Amerika’da yaşıyorum. Amerika’da bir medikal estetik merkezinin halkla ilişkilerinden sorumluyken estetik ve güzellik sektörünü çok sevdiğimi farkettim; kendim de bu işi yapmaya karar verdim ve bir kadın girişimci olarak iki estetik merkezi açtım. Daha sonra hayatıma şifacılık, spiritüel çalışmalar ve astroloji girince yavaş yavaş tüm odağımı bu alana kaydırdım ve gecem gündüzüm artık sadece astroloji ve öğretmenlik üzerine.
Amerika’da yaşamaya başlamak size neler kattı?
Amerika’ya taşınmak benim özellikle ruhsal dünyamda çok büyük açılımlar sağladı, bu yüzden de herkese ruhsal anlamda hızlandırılmış bir büyüme gerçekleştirmek istiyorlarsa içinde büyüdükleri çevreden ve kültürden uzaklaşmalarını, yeni kültürler tanımalarını, yeni deneyimler yaşamalarını ve zor da olsa değişmeyi öğrenmek için muhakkak hayatlarının en azından bir döneminde yurt dışında yaşamalarını öneriyorum.
Astrolojiye olan ilginiz nasıl başladı?
Çocukluğumdan beri gizemli, doğa üstü olaylara, astrolojiye meraklıydım ve bu konularla ilgili sürekli okurdum, sizin anlıyacağınız astroloji hobi olarak hep hayatımın bir parçasıydı. 2009 senesinde Reiki uygulayıcısı oldum ve sonra spiritüel eğitimlerimin başladığı bir sürece girdim. O zamanlar çılgınlar gibi bulduğum her seminere, eğitime katılıyor, bilgiye doyamıyor, gece gündüz konuyla ilgili bulduğum tüm kitapları okuyordum.
İlk astroloji derslerimi 2012 senesinde Öner Döşer’den aldım, daha sonra Charles Muller’dan Jungian Astrology dersleri alarak astro-psikolojinin ve arketiplerin derin sularına daldım. Kendime artık bu mesleği yaparak insanlara yardım etmek istiyorum diyebilmem ise değerli ustam Oğuzhan Ceyhan’dan karma ve spiritüel astroloji dersleri almaya başladıktan sonra oldu, çünkü aradığım cevapları en sonunda spiritüel astrolojide bulmuştum. Yıllarca süren eğitimimin ardından ise karma ve spiritüel astroloji alanında uzmanlığımı aldım ve o günden itibaren insanlara yıldızlar aracılığıyla yol göstermeye çalışıyorum.
Verdiğiniz astrolog eğitimlerinden bahseder misiniz?
Ben Karma ve Spiritüel Astroloji dersleri veriyorum. Derslerimiz her yılın Ekim ayında başlıyor ve temel seviye 16 hafta, orta seviye 16 hafta olmak üzere yaklaşık 32 hafta sürüyor. Karma astroji de kadim bilgiler, ruhun gelişimi, mitoloj ve matematik iç içe geçmiştir. Karma astroloji ruhun tekamülüyle ilgilenir, biz bir bakıma ruh mühendisliği yaparız. Neden bu dünyaya geldim, neden bu olayları yaşıyorum, ruhumun bu yaşamdaki amacı nedir, farkındalığımı arttırıp doğum haritamı nasıl daha doğru kullanabilirimin cevaplarını bulmaya çalışırız.
Astrolog olmak için neler gereklidir?
Astrolog olmak için öncelikle sağlam bir etik anlayışı, ruhsal farkındalık ve öğrenme ve bildiklerini paylaşma aşkı gerekir. Daha sonra her meslekte olduğu gibi çok çalışmak ve mesleğini severek yapmak sizi başarıya götütür.
Doğum haritası çıkartmak neden önemlidir? Danışanlarınızın doğum haritasını çıkarttığınızda neleri okuyabiliyorsunuz?
Doğum bilgilerini bilen her insanın doğum haritasını çıkartması ve kendini tanımaya çalışması gerektiğini düşünüyorum. Astroloji haritanızı bu dünyaya gelirken imzaladığınız kutsal bir sözleşme olarak düşünebilirsiniz. Bu kutsal sözleşme en yüksek potansiyelinize ulaşmanız amacıyla sadece sizin için özel olarak şekillendirilmiştir ama siz dünyaya indiğiniz an bu sözleşmeyi ve içeriğini unutursunuz. Astroloji sayesinde bu sözleşmenin şifrelerini çözümleyebilir, hayat yolunda astrolojinin rehberliğinden faydalanarak olayların (iş, aşk, para, sağlık, çocuklar…) sizin için çok daha kolaylıkla akmasına yardımcı olabilirsiniz.
Yakın zamanda ki gökyüzü hareketleri ülkemiz hakkında neler söylüyor? Yaşanacak gelişmeleri hakkında uzman öngörülerinizi almak isteriz.
Türkiye’nin haritasına baktığımızda Kasım ayında Türkiye’nin natal haritasındaki Jüpiter’in tam karşısında 5-11 aksında Algol sabiti üzerinde Boğa burcunda bir ay tutulması gerçekleşecek. Bu da özellikle Kasım ayı olmak üzere tüm sonbaharda meclisle ilgili, derneklerle, gençlerle, çocuklarla, eğlence mekanlarıyla, spor camiasıyla, sanatçılarla, borsayla ilgili bir takım sert gelişmelere gebe olduğumuzun sinyalini veriyor. Jüpiter’in sağlık evimizin de yöneticisi olması özellikle sonbaharda virüsün etkilerini hala yaşayacağımızı, hatta mutasyona uğramış varyantların ülkemizde aktif olabileceğini, bu yüzden okulların yeniden kapanabileceğini ama başarılı tedavinin de çok daha kolaylaşacağını söylüyor. Jüpiter Balık geçişi ise 2022 yılında genel olarak ülkemize yarayacak. Yeni bir liderin doğuşu, ülkemizin bir şeylere öncülük ederek dünyada parlaması olası.
Şunu da belirtmek isterim; Uranüs Boğa geçişi sırasında genel olarak tüm dünyada iklim değişimleri, doğa olayları gündemde olmaya devam edecek, parayla ve ekonomiyle ilgili sınavlar artacak ve bu konuda çok büyük değişimler olacak. Yeni bir sistem kurulacak, ülkeler tek tek kendi elektronik paralarını çıkarmaya başlayacak, her şey dijitale dökülecek. Boğa burcu parayla, üretimle çok ilgilidir. 2021 sonu itibari ile Boğa-Akrep aksında başlayacak ve bir yıl sürecek tutulmalar 2023 yılına çok farklı bir ekonomik sistemle girebileceğimizi söylüyor. 2023 yılı gerçekten önemli ve 2022 senesi bu senenin hazırlıklarıyla geçecek.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid 19’un sürekli farklı varyantları ortaya çıkmakta. Bu konuyla ilgili analizlerinizi alabilir miyiz? Pandeminin bitişine dair belli bir tarih aralığı vermeniz mümkün mü?
Şimdi size astrolojiye ve evrensel sembollere inancınızı arttıracak bir bilgi paylaşmak istiyorum. Corona hayatımıza çok tuhaf astrolojik eş zamanlılıklarla girdi. Aralık 2019’da ilk vaka görüldüğünde “Corona Australis” takım yıldızı üzerinde bir Güneş tutulması olmuştu (evet ne tesadüfdür ki bu takım yıldızının adı Corona). Bu yıldız Çin mitolojisinde garip bir şekilde kaplumbağalarla ilişkilendirilmişti ve aynı süreçte Çin’de yaşayan ve kutsallık atfedilen Yangtzse kaplumbağasının da tam o zamanlarda yaşayan son üyesinin öldüğü duyuruldu. Şimdi güzel haber şu ki; Mayıs ayında soyu tükendi zannedilen bu kaplumbağanın yeni bir üyesinin bulunduğuna dair bir makale karşıma çıktı ve çok şaşırdım, sevindim. Yine aynı gün acaba Corona virüsü artık görevini tamamladı mı diye düşünceler içerisinde yürürken ise yolda yürüyen kocaman bir kaplumbağa ile karşılaştım. İşin açığı yıllardır sembolleri ve astrolojik eşzamanlılıkları okuyan birisi olarak ben bu işin bittiğini ve görevini tamamladığını düşünüyorum. Astrolojik olarak ise 2021 sonbaharı ve 2022 yılında Covid’in azalarak etkilerinin sürebileceğini ama yeni tedavilerle ve aşılarla 2023 yılı itibari ile artık çok farklı gündemlerimiz olacağını, Covid’in mevsimsel bir grip gibi tedavi edilebileceğini düşünüyorum.
Son olarak okurlarımıza ne söylemek istersiniz?
Dünyayı ve olayları bir bebeğin gözleriyle, yargısız bir şekilde izlemeye çalışsınlar. Şu anda her ne yaşıyor olursanız olun şunu unutmayın; her şey geçici; yaşam döngüler halinde devam ediyor, An’da kalın ve mutlu olmayı seçin.
İletişim için:
Derya Özboz
İnstagram @astroderya
Email: drozboz@gmail.com